ADS

Japonya Depremlere Nasıl Hazırlanıyor ?





Fay hatları üzerinde bulunan ülkeler için depremler yağmurlar kadar doğaldır. Hiç şüphesiz, etrafını saran ateş fay halkaları nedeniyle bu doğa olayını daha sık ve daha büyük ölçekte yaşayan ülkelerden biri de Japonya'dır. Ölümler ve yaralanmalar neredeyse yok denecek kadar azdır. 11 Mart 2011'de Japonya'da meydana gelen 9,0 büyüklüğündeki olağanüstü depremde Tokyo'da beşik gibi sallanan  gökdelenlerin görüntülerini hepimiz hayranlıkla izledik. Türkiye. Türkiye'de son dönemlerde sıkça yaşanan depremler, Japonların depremle mücadelede nasıl  bu seviyeye geldiği sorusunu akla getiriyor. Japonların uzun soluklu bu  çabalarına  bir göz atalım: Depreme dayanıklı binalar İnsanların can güvenliğinden emin olmak için, her şeyden önce depremlerde ölüm ve ölüm. Çalışmalara en çok alana neden olan yapılardan başlamak gerekir.Bunu sağlamanın yolu ise binaları daha yapım aşamasındayken her türlü sarsıntıya dayanabilecek şekilde güçlendirmektir. Bu sayede binalar güçlü bir deprem olsa bile kolayca yıkılamazlar. Japonya'daki tüm yeni binalar, uzun yıllar boyunca hükümet tarafından düzenlenen katı kuralları geçmek zorundadır. ikincisi ise mülkün inşasından sonraki 10 yıl içerisinde herhangi bir hasar oluşmamasıdır.Ayrıca mülkün yapımında kullanılacak malzemeler devlet yetkilileri tarafından katı kurallarla belirlenmektedir.Kolay kırılmaz hatta kırılmaz. Bu kriterlere uymayanların Japonya'da yapı ruhsatı almaları mümkündür.Dolayısıyla bu düzenlemelerle deprem anında insanların içinde yaşadıkları binalar  dışarıdan daha güvenlidir. Deprem uyarı sistemi Japonya'daki tüm akıllı telefonlarda deprem ve tsunami  uyarı sistemi bulunuyor.Bu sayede deprem dalgaları bu bölge halkına çarpmadan önce cep telefonları konuma bağlı olarak 15 saniye önce 510 alarmını çalacak, ardından bir ses tekrarlayarak "Jishin desu! Jishin desu" ( Türkçe; Var deprem! Deprem var) deprem bitene kadar. erken. Uyarı sistemi ile  deprem dalgaları çarpmadan saniyeler önce insanların güvenli yerlere ulaşması ve hayati bir üçgen oluşturması amaçlanıyor. Japonya okyanusta bir ada devleti olduğu için en büyük sorun tsunami. Japonya Meteoroloji Ajansı, ülkedeki sismik hareketleri ölçen 200'den fazla istasyon inşa etti. Japonya Doğal Afet Önleme Bakanlığı, ülke genelinde 800  erken uyarı sistemi istasyonu kurdu. Tüm bu bilgisayar yazılımlarından gelen sismik istasyonlardan gelen veriler anında erken uyarı sistemindeki dalgalar tarafından büyüklük ve hava durumu analiz edilerek, bu dalgalardan etkilenecek olan bölgedeki kişilerin cep telefonlarına acil durum uyarı mesajı olarak gönderilmektedir.Bu sayede deprem bölgesinde bulunan vatandaşlar, depremden saniyeler önce güvenlik önlemi alabiliyor. Türkiye gibi sismik bir ülkede aktif faylar üzerinde olan bir ülkede Kandilli, GSM operatörleri ve  yetkili devlet kurumları bu sistemi oluşturup kamu hizmetine sunmalıdır. Devlet, toplumu bilinçlendirmek için büyük çaba sarf ediyor Acil servisler kurularak, doğal bir afet durumunda insanların nasıl davranması gerektiği konusunda eğitimler veriliyor.Acil durum kitinin nasıl hazırlanacağı ve  neler yapılması gerektiği başta olmak üzere herkese ulaşmak için halk eğitim günleri düzenleniyor. Deprem sırasında ve depremden sonra el feneri, ilaç, battaniye, maske, ip ve acil durumlarda  üç gün yetecek kadar yiyecek içeren bir çanta, buna ek olarak toplama merkezlerinin varlığını hissediyoruz. Doğal afetler durumunda belirlenir. İlde okullarda jimnastik salonları, kask, battaniye, el feneri ve yeterli yiyecek bulunmaktadır.Afet sonrası evlerine dönemeyen insanlar temel ihtiyaçlarını karşılayıp bu merkezlerde kalabilmektedir.

 

No comments

'; (function() { var dsq = document.createElement('script'); dsq.type = 'text/javascript'; dsq.async = true; dsq.src = '//' + disqus_shortname + '.disqus.com/embed.js'; (document.getElementsByTagName('head')[0] || document.getElementsByTagName('body')[0]).appendChild(dsq); })();